(The Turkish Post) – SUNA YAMAN
Siyasete yönelik bakış açısı, kuşaklar arasında ciddi farklılıklar gösterebiliyor. Son yıllarda gençlerin, özellikle Z kuşağının, siyasete ilgisi ve beklentileri üzerine yapılan tartışmalar arttı. Bu genç kuşağın, önceki nesillerden ayrışmasının temel sebepleri ekonomik şartlar, dijitalleşme ve sosyo-politik olaylar olarak gösteriliyor.
Z KUŞAĞI NEDEN FARKLI?
Z kuşağı, yani 1997 sonrası doğan gençler, önceki kuşaklara kıyasla dijital dünyayla büyüyen ve küresel gelişmelere daha hızlı erişebilen bir nesildir. İnternet ve sosyal medyanın etkisiyle farklı düşünce ve ideolojilere daha çabuk ulaşan bu kuşak, bireysel özgürlükler, çevrecilik, sosyal adalet ve ekonomik eşitsizlik gibi konularda daha hassas ve aktif bir tavır sergiliyor. Z kuşağı, siyaseti yalnızca seçim zamanlarında oy kullanmaktan ibaret görmüyor; aksine, sosyal medya platformlarında anlık olarak gelişen olaylara tepkilerini dile getiriyor ve toplumsal hareketlerde aktif rol alıyor.
EKONOMİK ŞARTLAR GENÇLERİN SİYASETE İLGİSİNİ NASIL ETKİLİYOR?
Ekonomik şartlar, gençlerin siyasete bakışını en çok etkileyen faktörlerden biri. Türkiye’de ve dünyada artan işsizlik, hayat pahalılığı ve barınma sorunları, gençlerin yaşamını doğrudan etkiliyor. Z kuşağı, ekonomik gelecekleriyle ilgili ciddi kaygılar taşıyor ve bu kaygılar, onları siyasete daha fazla ilgi göstermeye yönlendiriyor. Gençler, ekonomik refahın artması, fırsat eşitliği ve iş güvencesi gibi taleplerini daha güçlü bir şekilde dile getiriyor.
Özellikle üniversite mezunu gençler, iş bulma konusunda ciddi zorluklarla karşılaşıyor ve bu durum, mevcut siyasi sistemlere ve partilere olan güvenlerini sarsıyor. Ekonomik krizler, gençlerin siyasetten beklentilerini de değiştiriyor; daha çok somut ve hızlı çözüm önerileri talep ediyorlar.
PARTİLER GENÇLER İÇİN NE YAPIYOR?
Siyasi partiler, gençlerin artan ilgisini fark ederek onlara yönelik politikalar geliştirmeye çalışıyor. Gençlik kolları ve gençlerin taleplerine uygun programlar oluşturan partiler, eğitim, işsizlik, çevre ve dijital haklar gibi konularda çözüm önerileri sunuyor. Ancak bu çabaların gençler tarafından ne kadar samimi bulunduğu tartışmalıdır. Z kuşağı, geleneksel siyaset diline mesafeli yaklaşırken, yenilikçi ve kapsayıcı politikalara daha fazla değer veriyor. Ayrıca, siyasette gençlere daha fazla yer verilmesi gerektiğini savunuyorlar.
SİVİL TOPLUMDA GENÇLER NE KADAR AKTİF?
Z kuşağı sadece siyasette değil, sivil toplum kuruluşları (STK) içinde de aktif bir rol oynamaktadır. Çevre koruma, insan hakları, kadın hakları ve hayvan hakları gibi konular başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren gençler, bu platformlarda toplumsal değişim için çalışıyorlar. Sosyal medyanın gücünü arkasına alan gençler, farkındalık yaratma ve harekete geçme süreçlerinde etkili bir rol üstleniyor.
Sonuç olarak, Z kuşağı, siyaseti geleneksel kalıpların dışında değerlendiren, ekonomik sorunların etkisiyle politikaya daha fazla ilgi duyan ve sivil toplum alanında aktif rol oynayan bir nesil olarak öne çıkıyor. Siyasi partiler ve liderler, gençlerin beklentilerine ve değişen dünya koşullarına uyum sağlamak zorunda. Gençler ise kendilerini ifade etme yollarını çeşitlendirerek siyasetin geleceğinde etkili bir aktör olma potansiyelini taşıyor.