(The Turkish Post) – BARIŞ ENGİN – UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Konferans Ligi önceki gün oynanan maçlarla tamamlandı. Dünyanın önemli takımları arasında gösterilen Real Madrid, Manchester City, İnter ve Milan takımları kozlarını paylaştı. Turnuvanın bir finali Türkiye’de oynanacağı için Türk vatandaşları ve Türk futbol severleri açısından büyük önem arz edecek gibi duruyor. Burada benim değinmek istediğim konu aslında turnuvanın nerede oynandığından ziyade takımların kadro yapıları ile ilgili. Real Madrid ve Manchester City gibi takımlara baktığımızda gelecek vaat eden ve yaşları 18 üzerinde bulunan oyunculara kadrolarında yer vermeleri. Çünkü genç oyuncular ancak oynayarak tecrübe elde ederler. Yedek kadrosunda bekleyerek değil.
Ancak Türkiye’de tam tersi bir sorun yaşanıyor. Takımların kadrolarına bakıldığında genç oyuncuların şans bulma olasılığı neredeyse yüzde sıfır. Sadece Türkiye Futbol Federasyonu’nun kadrolarında genç ve alt yapıdan oyuncu bulundurma zorunluluğundan dolayı oyuncular kadroya yazılıyor. Sonrası malum. 38 haftalık lig periyodunda genç oyuncular sadece antrenmana çıkıyor. Yeşil sahalarda ağabeyleri ile bir türlü tecrübe yaşayamıyor. Bunda tabii ki teknik hocalarında katkısı var. Taraftarın ve yönetimin kısa zamanda hocadan başarı ve kupa beklentisinden dolayı genç oyuncular yerine kaliteli ve tecrübeli isimler tercih ediliyor. Aylar sonrasında bu oyuncular bir anda kendini amatör liglerde buluyor.
Burada nadir olarak öne çıkan isimse Fenerbahçe forması giyen 18 yaşındaki oyuncu Arda Güler. Fenerbahçe izleme ekibi onu Ankara’dan bulup İstanbul’a getirdi. Arda’da hem kendisini tercih edenleri hem de hocasını mahcup etmedi. En önemlisi de Güler, oynadığı zaman diliminde de, yedek kulübesinde beklediği zamanda asla futbola ve hocasına küsmedi. Tam aksine daha fazla çalıştı. Kendisinden tecrübeli ağabeylerinden daha fazla şeyler öğrenmek için onlarla daha fazla zaman geçirdi. Neticesinde hocası da ondaki yeteneği bildiği için oyunun sıkıştığı anlarda ona sarıldı. O da attığı goller ve asistlerle hocasını mahcup etmedi. Hafta sonunda Arda Güler’i Giresunspor maçında izleme imkanı buldum. Bu çocukta gerçekten de harika bir futbolcu kumaşı var. Kendisi de bunun farkında. Oynadığı akıl dolu oyun, ara paslar ve serbest vuruşlardaki ustalığı ile kendisini gösterdi. Arda’yı izlerken 16-17 yaşlarında Galatasaray formasıyla Galatasaray’da harikalar yaratan Emre Belözoğlu aklıma geldi. Emre’ye hem futbolculuğunda hem hocalık döneminde büyük saygı duydum. Sahadaki bazı agresif tutumları dışında. Onu da sahadaki adrenalin yüksekliğinden kaynaklandığını düşündüm her zaman. Emre işte sahadaki başarısından dolayı başarı merdivenlerini ardı ardına çıktı. Emre çalışma azmini hiç kaybetmedi. Oldum demedi hiçbir zaman. Başarıya aç bir futbolcu gibi daha fazla çalıştı. Bunun da neticesini hem aldı. İtalya ve İngiltere liglerinde her zaman kendinden bahsettirdi. Bugün Emre’nin geçmişi başarılarla ve kupalarla dolu. Bunun tel bir sebebi var. Şımarıklığa neden olmadan sürekli başarı peşinde koştu. Bugün de aynı Emre hocalık tecrübesini artırmak için çalışmaya devam ediyor.
Yukarıda dedim ya… Arda’yı izlerken aklıma Emre geldi. İnşallah başarı merdivenleri de Emre gibi olur. Çünkü İstanbul futbolcuları hep yutmuştur. Özellikle de Anadolu’dan gelen genç futbolcuları. Şehrin gece hayatı bir anda etkisiyle futbolcuyu yedek kulübesine hapsettirebiliyor. Ancak Arda inşallah düzeyli bir yaşam ile İstanbul’dan Avrupa’ya adım atar. Çünkü Arda için Barselona ve Manchester United gibi takımlar Fenerbahçe’nin kapısını çalmaya başladı. transfermarkt sitesinin resmi verilerine göre Arda Güler’in şu andaki piyasası 11 milyon Euro. Bu rakam bile Arda’nın önümüzdeki yıllarda Avrupa’ya 20 milyon Euro bandında transfer olacağı anlamına geliyor. Arda’ya naçizane bir tavsiyem var. Önünde Okan Buruk ve Emre Belözoğlu gibi iki deneyimli ağabeyi ve hocası bulunuyor. Onların yolundan giderse başarı yolu ona sonuna kadar açık. Ancak nefsinin yolundan giderse İstanbul’da kaybolan yüzlerce meslektaşından birisi olarak kayıtlarda yerini alır. Çünkü onun yerinden olmak isteyen onlarca Arda Güler var. Umarım Arda Güler sezon sonunda doğru karar vererek doğru bir Avrupa takımının kadrosuna adını yazdırır. Bekleyip göreceğiz.