(The Turkish Post) – İstanbul’un Eyüpsultan ilçesine bağlı Kemerburgaz yolunda, Oğuz Murat Acı’nın ölümüne neden olan kazanın detayları ortaya çıkıyor.
Annesi Eylem Tok ile Mısır’a kaçan 17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü T.C’nin neden olduğu kazaya ilişkin soruşturmada, T.C. ile aynı araçta bulunan arkadaşı 17 yaşındaki A.K. ifade verdi.
A.K., kazanın yaşandığı 1 Mart gecesinde 2 farklı araçla gezmeye çıktıklarını, yurtdışına kaçan T.C.’nin aracında 4, D.G.’nin aracında ise 6 kişi olarak toplam 10 kişilik grupla gezdiklerini söyledi.
Bahçeköy orman yolunda T.C.’nin denk geldiği kasisten sonra hız yaptığını söyleyen A.K., “Yolun sağında bir şeyler gördü. Çarpmamak için sola kırdı. Araç bir anda kaymaya başladı. Aracın sağ tarafı ATV tarzı araçlara bir anda çarptı. Çarpma olayından sonra aracımız solda bulunan yamaca doğru çıktı. Yolun ortasında iki kişi yaralı yatıyordu. Yolun diğer yamacında uçurum tarafında da bir yaralı olduğunu öğrendim. T.C. o esnada kendi arabasının önüne gitti ve aracının altında birisinin olduğunu bize söyledi. Yolda geçen başka araçlar durmuş ve yardımcı oluyorlardı. Birinin 112‘yi aradığını duydum” dedi.
“BİZİ OLAY YERİNDEN UZAKLAŞTIRDI”
A.K. ifadesinde, “T.C. kendi telefonuyla önce özel şoförünü, sonra da annesini arayıp kaza yaptığını söyledi. Gelen itfaiye olaya müdahale ederken T.C.’nin annesi Eylem Tok arabasıyla geldi. Beni, T.C.’yi ve D.G.’yi arabaya bindirip olay yerinden uzaklaştırdı. Bizi site girişinde indirdi ve devam ettiler. Site önünde bulunduğumuz esnada yaralılardan birine ait olan cep telefonunun Z.H.D. isimli arkadaşımızda kaldığını gördük. Ben sitede oturan bir arkadaşımın .yanına gittim.” dedi.
“DALGINLIKLA CEBİME KOYDUM”
T.C. dışındaki diğer aracı kullanan arkadaşı D.G.’nin aracındaki Z.H.D. (16), “Bahçeköy yolunda T.C. bizi solladı. Normal hızında gidiyordu. Önünde başka bir araç vardı. T.C. bu aracı solladı. Arkasından gitmeye devam ettik. T.C. daha da hızlandı ve hızlı bir şekilde gitmeye başladı. Önümüzde viraj vardı. Viraja sert girince araba biraz yalpaladı ve kaymaya başladı. T.C.’nin aracının yolun solundaki su kanalına çıktığını gördük. İki erkek yaralı yatıyordu. Yanlarına gidip konuşmaya çalıştım. Yaralı şahıs bana telefon flaşını açıp vererek başındaki yaraya bakmamı istedi. Telefonu alıp başına tuttum, o anki dalgınlıkla telefonu cebime koydum.” dedi.
BABANIN HER ŞEYDEN HABERİ VAR
Tok‘u olay yerine götüren Ceren S.’nin de ifadesi alındı. S. şunları söyledi: Cihantimur ve Tok’un şirketinde çalışıyorum. Olay günü Tok ile yemekteydik. Telefonu çaldı. Panik halinde aracımla yola çıktık. Kaza yerine gittik. Eylem hanım oğlunu ve 2 arkadaşını araca getirdi. İki çocuğu bıraktıktan sonra Tok’un evine gittik. Bülent bey geldi. ‘Timur’u hastaneye götürelim’ dedi. Eylem hanım benim arabamdaydı. Yoldayken Bülent bey durdu. ‘Arabanın şarjı bitti siz devam edin’ dedi. Eylem hanım ‘Havaalanına git’ deyince havaalanı yoluna girdim.
AVUKATI AÇIKLAMA YAPTI
Haklarında kırmızı bülten ve tutuklama kararı çıkarılan Eylem Tok’un avukatı Hikmet Güngör’den açıklama geldi. Olay yerinde T.C.’nin ve yanındaki arkadaşlarının yaralılara yardım etmeye çalıştığını savunan avukat, Eylem Tok’un olay yerinden telefon götürmediğini aktardı ve “Müvekkiller elbette adli makamlara teslim olup yargılanacaklardır.” dedi.