(The Turkish Post) – SUNA YAMAN
Türkiye’de son yıllarda gençler arasında yurtdışına göç etme isteği dramatik bir şekilde artış gösteriyor. Ekonomik belirsizlikler, işsizlik, siyasi baskılar ve sosyal özgürlüklerin kısıtlanması gibi nedenler, birçok genci daha iyi bir gelecek arayışıyla farklı ülkelere yönlendiriyor.
Bu göç hareketi, sadece bireysel hikayelerle sınırlı kalmayıp, Türkiye’nin toplumsal yapısını da derinden etkileyen bir olgu haline geldi. Peki, gençler Türkiye’den neden ayrılmak istiyor ve hangi ülkeler hangi nedenlerle tercih ediliyor?
EKONOMİK ZORLUKLAR: GELECEĞE DAİR KARAMSARLIK
Türkiye ekonomisi, özellikle gençler için ciddi zorluklar yaratıyor. TÜİK verilerine göre, 15-24 yaş arası genç işsizlik oranı yüzde 20’nin üzerinde. Üniversite mezunları bile iş bulmakta zorlanıyor, birçok genç ise aldıkları eğitimin iş piyasasında karşılığını bulamadığını düşünüyor. Bu durum, gençlerin kariyer planlarını ve geleceğe yönelik beklentilerini olumsuz etkiliyor.
Artan hayat pahalılığı, düşük ücretler ve uzun vadeli ekonomik belirsizlikler, gençleri daha stabil ve refah düzeyi yüksek ülkelere yöneltiyor. Özellikle Almanya ve Kanada gibi ülkeler, sundukları ekonomik olanaklar ve sosyal güvenlik sistemleriyle öne çıkıyor. Almanya, güçlü ekonomisi ve geniş iş olanaklarıyla Türk gençleri için cazip bir hedef olurken, Kanada ise göçmen politikaları ve yüksek yaşam kalitesi ile dikkat çekiyor.
SOSYAL VE SİYASİ BASKILAR: ÖZGÜRLÜK ARAYIŞI
Ekonomik sebeplerin yanı sıra, gençlerin Türkiye’den ayrılma isteğinin arkasında derin sosyal ve siyasi nedenler de bulunuyor. Son yıllarda Türkiye’deki siyasi ortamın giderek otoriterleşmesi, gençler arasında ciddi bir memnuniyetsizlik yaratıyor. Basın özgürlüğünün kısıtlanması, ifade özgürlüğü üzerindeki baskılar ve insan hakları ihlalleri, gençlerin kendilerini ifade edebileceği, daha demokratik bir ortam arayışına girmesine yol açıyor.
Bu bağlamda, gençler demokrasinin ve insan haklarının güçlü olduğu Batı Avrupa ülkelerine yöneliyor. Hollanda, İsveç ve Norveç gibi ülkeler, sadece ekonomik refahlarıyla değil, aynı zamanda bireysel özgürlüklere verdikleri önemle de gençlerin gözünde öne çıkıyor. Bu ülkelerde, devletin vatandaşlarına sunduğu sosyal haklar, eğitim ve sağlık hizmetleri, Türkiye’deki birçok gencin hayalini kurduğu bir yaşam standardını temsil ediyor.
EĞİTİM SİSTEMİ VE BEYİN GÖÇÜ
Türkiye’deki eğitim sistemi de gençlerin yurtdışına gitme motivasyonunu artıran önemli faktörlerden biri. Öğrenciler, Türkiye’de aldıkları eğitimin uluslararası arenada rekabetçi olmadığını, üniversitelerin yeterince kaliteli eğitim sunmadığını ve mezun olduktan sonra iş bulma konusunda ciddi zorluklar yaşadıklarını dile getiriyor. Bu durum, Türkiye’den yurtdışına özellikle yükseköğrenim için büyük bir öğrenci göçü yaşanmasına neden oluyor.
ABD ve İngiltere, dünyanın en prestijli üniversitelerine ev sahipliği yapmaları nedeniyle Türk gençleri için önemli çekim merkezleri haline gelmiş durumda. Bu ülkelerdeki üniversiteler, gençlere sadece kaliteli bir eğitim değil, aynı zamanda güçlü bir uluslararası network ve kariyer fırsatları sunuyor. Türkiye’den beyin göçü olarak adlandırılan bu hareketlilik, ülkenin uzun vadede nitelikli iş gücü kaybı yaşamasına neden olabilir.
HANGİ ÜLKE HANGİ ÖZELLİĞİYLE TERCİH EDİLİYOR?
Türk gençlerinin yurtdışına gitmek için tercih ettiği ülkeler, sundukları fırsatlar ve yaşam koşulları bakımından çeşitlilik gösteriyor. Almanya, ekonomik istikrarı ve geniş iş olanaklarıyla ön planda yer alırken, Kanada göçmen dostu politikaları ve yüksek yaşam kalitesiyle dikkat çekiyor. ABD ve İngiltere ise sundukları üst düzey eğitim imkanları ve kariyer olanakları nedeniyle gençler arasında popüler destinasyonlar arasında yer alıyor. İskandinav ülkeleri ise sosyal refah ve bireysel özgürlüklere verdikleri önemle gençlerin ilgisini çekiyor.
Almanya: Güçlü ekonomisi, düşük işsizlik oranları ve teknik alanlarda sunduğu geniş iş olanakları, Almanya’yı özellikle mühendislik ve teknoloji alanında kariyer yapmak isteyen gençler için cazip kılıyor. Ayrıca Almanya, Türk vatandaşlarına yönelik çeşitli çalışma ve oturma izinleri konusunda da kolaylıklar sunuyor.
Kanada: Göçmenlik politikaları, yüksek yaşam kalitesi ve çok kültürlü yapısıyla Kanada, hem eğitim hem de yaşam için popüler bir ülke. Kanada hükümeti, nitelikli göçmenleri ülkeye çekmek için çeşitli programlar sunarak, gençlerin kariyerlerine yeni bir başlangıç yapmalarına imkan tanıyor.
ABD: Dünyanın en prestijli üniversitelerine ev sahipliği yapan ABD, Türk gençleri için eğitimde cazip bir destinasyon. Ancak, yüksek yaşam maliyetleri ve göçmenlik politikalarındaki sıkı denetimler nedeniyle ABD’ye gitmek bazı gençler için zorlayıcı olabiliyor.
İskandinav Ülkeleri: İsveç, Norveç ve Danimarka gibi ülkeler, yüksek sosyal refah, eşitlikçi toplum yapısı ve çevre duyarlılığı gibi özellikleriyle gençlerin ilgisini çekiyor. Bu ülkelerdeki yüksek yaşam standartları ve güçlü sosyal haklar, özellikle aile kurmayı düşünen gençler için ideal koşullar sunuyor.
YURTDIŞINA GİTMENİN ZORLUKLARI: YENİ BİR HAYATIN GETİRDİKLERİ
Yurtdışına göç etmek her ne kadar cazip görünse de, bu süreç beraberinde çeşitli zorluklar da getiriyor. Dil engeli, yeni bir kültüre uyum sağlama, sosyal çevre oluşturma ve yeni bir düzen kurma gibi konular, gençler için ciddi meydan okumalar oluşturabiliyor. Dil bilmemek, yeni bir ülkede iş bulma ve sosyal hayata entegre olma sürecini zorlaştırıyor.
Bunun yanı sıra, aileden ve sevdiklerinden uzak kalmak, duygusal zorluklar yaratıyor. Yurtdışına yerleşmek, gençlerin ailelerinden ve arkadaşlarından kopmalarına, dolayısıyla yalnızlık ve sosyal izolasyon yaşamalarına neden olabiliyor. Ayrıca, yurtdışında yaşamaya başlamak için gereken maddi kaynakları temin etmek de büyük bir zorluk oluşturuyor. Türkiye’den yurtdışına gitmek isteyen birçok genç, bu süreci finanse edebilmek için ciddi bir ekonomik planlama yapmak zorunda kalıyor.
TÜRKİYE’NİN KAYBETTİĞİ…
Türkiye’den yurtdışına yönelen gençlerin sayısındaki artış, ülkenin geleceği açısından önemli bir sorun teşkil ediyor. Bu eğilim, uzun vadede Türkiye’nin nitelikli iş gücü kaybına uğramasına ve beyin göçünün hızlanmasına neden olabilir. Gençlerin Türkiye’de kalmayı tercih etmeleri için, ekonomik istikrar, iş olanaklarının artırılması, eğitim sisteminin iyileştirilmesi ve siyasi özgürlüklerin güçlendirilmesi gibi alanlarda köklü değişiklikler yapılması gerekiyor.
Bu konuda acil adımlar atılmazsa, Türkiye’nin en değerli insan kaynağı olan gençleri kaybetme riski artacak ve ülkenin gelecekteki rekabet gücü olumsuz etkilenecektir. Gençlerin umutlarını yurtdışında aramak zorunda kalmadığı bir Türkiye, sadece onların değil, tüm ülkenin faydasına olacaktır.