(The Turkish Post) – İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB Saraçhane Başkanlık Binası Fuaye Salonu’nda bası toplantısı düzenledi.
İmamoğlu, sanık olarak yargılandığı Beylikdüzü Belediyesi davası, İBB şirketleri İETT ve İSFALT ile Esenyurt ve Beşiktaş Belediyesi soruşturmalarında da Satılmış B.’nin görevlendirildiğini söyledi.
“Heybedeki turpun büyüğünü açıklıyorum” diyen İmamoğlu, CHP’li belediyelerle ilgili soruşturmalarda sürekli olarak Satılmış B. adlı kişinin, bilirkişi olarak atandığını ve bu ismin aleyhte raporlar hazırladığını açıkladı.
‘BASIN TOPLANTIMIZIN ADI TURPUN BÜYÜĞÜ’
Basın toplantısının adını ‘turpun büyüğü’ diyerek duyuran İmamoğlu’nun açıklamalarından bir bölümü şöyle:
“Turpun büyüğü heybede diyor. Dosyalar gizli denilerek şüphelilerin avukatlarına bilgi verilmiyor. Avukatlarına dahi o dosyalar açılmıyor ama Cumhurbaşkanı ne olacak, ne bitecek her detaya vakıf. Neredeyse sabahından akşamına bu işin içinde olan insanlarla irtibat kuracak kadar bu işin içinde mi diye insan düşünmeden edemiyor.
Ama lafa gelince hemen yargı bağımsız. Buradan yargı bağımsız lafının söylendiği, söyleyen kişiye seslenmek istiyorum Sayın Adalet Bakanı’na. Yargı bağımsız öyle mi Sayın Adalet Bakanı? İşte bugün biz de Cumhurbaşkanından esinlenerek basın toplantımıza tam da bu ismi koyduk. Basın toplantımızın adı Turpun Büyüğü. . Bugün heybeden turp niyetine çok enteresan bir kişilik çıkacak. Bu kişinin adeta bir infazcıya dönüştürüldüğünü hukuksuzlukların perdesi yapılmaya çalışıldığını, olmayan raporların nasıl iddianameye girdiğini raporların nasıl değişime uğradığını imzasız raporla insanların nasıl suçlandığını, hatta tutuklandığını sizlere ve kamuoyuyla birlikte buradan paylaşacağım.
Müsaadenizle başlayalım. Bildiğiniz gibi Beylikdüzü Belediye Başkanlığım sırasında 2015 yılında yapılan bir ihale nedeniyle hakkımda dava açıldı. Bu dava halen Büyükçekmece Adliyesi’nde devam ediyor. 7 yıl hapis ve siyasi yasakla yargılanıyorum. Mahkemenin duruşma başlarken hedef koyduğu bitirme süresi 409 gündü. 11 Nisan’a ertelenen duruşma 826. gününde karara bağlanacak mı hep birlikte göreceğiz.
‘İDDİA VAR, RAPOR YOK’
Bu iddia çok ciddi ve çok önemli. Yalnız ortada bir sorun var. Çok ciddi bir sorun var. Böyle bir rapor yok. Böyle bir rapor yok. Tekrar ediyorum, böyle bir rapor yok. Olmayan bir rapor bana sunulamayacağı için de sorumluluk ihmali yapmam söz konusu değil. Peki olmayan rapor savcı iddianamesine nasıl giriyor? Olmayan rapor. İnanır mısınız bunu önce bir mülkiye müfettişi yazdı. Bugün tek bir isme odaklanacağımız için başka isim vermeye gerek yok. Bu davanın bilir kişisi de o mülkiye müfettişi de yazıyor bunu. O meşhur mülkiye müfettişi. O da her yerden çıkan. Bu davanın bilir kişisi de tıpkı mülkiye müfettişi gibi iç denetçi raporu olduğunu belirtti. Avukatlarımız böyle bir rapor olmadığını mahkemede ispat etti. Buna rağmen yani olmayan bir rapora rağmen mahkeme iddianameyi kabul etti. Gördüğünüz gibi bu bilirkişi olmayan şeyleri yazacak atıf yapacak kadar rahat bir profesyonel. Başına bir şey gelmeyeceğinden emin. Belli ki arkasında çok güvendiği kişiler var. Özel seçilmiş birisi. Şimdi sizlere bu kişiyi takdim ediyorum.
‘RAPOR YİNE BENİM VE ARKADAŞLARIMIN LEHİNE ÇIKTI’
Olmayan bir raporu yazmış gibi göstererek adli makamları yanıltmaya yönelik girişimi nedeniyle bilirkişi Satılmış Bey ile ilgili suç duyurusunda bulunmasını mahkemeye ilettik. Mahkeme bu talebe cevap bile vermedi.
Cevap bile vermedi. Diyorum ya arkası sağlam, korunaklı bir yerde. Danıştay’ın 5 yüksek yargıcı yerine bilirkişi Satılmış Bey’e itibar edilince mahkemeye doğal olarak itiraz ettik. Mahkeme yeni bir bilirkişi grubu oluşturdu. Sayıştay denetçisi olarak görev yapmış 3 kişilik uzman bilirkişi heyeti konuyu inceledi. Yeni rapor tümüyle benim ve arkadaşlarımın lehine çıktı. Yani bu kez muhasebe kökenli Satılmış Bey değil 3 emekli Sayıştay denetçisinden oluşan devlet ciddiyetini bilen kişiler raporlar hazırladı. Bu raporun ardından mahkeme dedi ki iki rapor birbiriyle çelişiyor.
O zaman bir üçüncü bilirkişi raporu isteyelim. Mahkeme yine bu kez başka üç emekli Sayıştay denetçisinden bilirkişi raporu istedi. Yeni bilirkişi raporu geldi. Rapor yine benim ve arkadaşlarımın lehine çıktı. Raporlarda ne diyor biliyor musunuz? Ekrem İmamoğlu’nun ihalede bir sorumluluğu olmadığı gibi ihalede yanlış bir işlem yapılmamış ve kamuyu kara geçiren uygulama yapılmıştır. Sayıştay’dan emekli 6 denetçi bizi haklı buldu ama bir tek Satılmış Bey haklı bulamadı. Sanırım buraya kadar anlattıklarımla Satılmış B. isimli bilirkişi arkadaşın profili hakkında aklınızda bir şeyler şekillenmiştir.
Düşünsenize adam mahkemeyi aldatacak kadar cesur. Olmayan rapordan bahsedecek kadar gözü kara. Normalde böyle bir şeyi bilirkişinin yapması halinde o bilirkişinin ehliyeti iptal edilir. Öyle değil mi? Ama öyle olmadı. Satılmış Bey’e bu cengaverliği nedeniyle yeni vazifeler ve sorumluluklar verildi. Yani ödüllendirildi. Verilen görevler de ne tesadüf. Ne büyük tesadüf ki hep bizimle ilgili. Çok enteresan. Varan 1’i anlattık. Şimdi varan 2. Görüldüğü gibi bilirkişi Satılmış Bey’in bize karşı bariz bir art niyeti var. Yani bilir kişilik makamını buradan tenzih ediyorum. Tenzih ediyorum. Sadece şahsıyla ilgili bu cümleyi kuruyorum. Kesinlikle art niyeti var. İspatlı belgeli. Peki ne oldu biliyor musunuz? 2 Şubat 2024’te İETT hakkında yürütülen bir soruşturmaya yine bilirkişi olarak Satılmış Bey atandı.
‘SAVCI YANIT VERMEDEN TAM 6 AY BEKLEDİ’
İETT avukatları kamu ihalelerinde yetkin olmadığı için Satılmış B.’yi bilirkişi olarak atanmasına itiraz etti. Savcı yanıt vermeden tam 6 ay bekledi. 6 ay. Ağustos ayına geldiğimizde hayır bu soruşturmanın bilir kişisi Satılmış Bey olacaktır dedi. Beklendiği ve istediği istendiği gibi bilirkişi Satılmış Bey hiç şaşırtmayacaktır.
İETT aleyhine bir rapor hazırladı. Asılsız tespitlerle dolu bir rapor. Savcı başka bir bilirkişi kabul etmeyince İETT emekli Sayıştay denetçilerinden oluşan bir gruptan bilimsel uzman görüşü talep etti. Bilirkişi Satılmış Bey’in raporunun hukuken doğru olmadığını ispatlayan bir rapor gönderdi. Bitmedi. Sırada varan 3 var. Her raporunda bizi ve kurumlarımızı suçlayan bu art niyetliliği ispatlanmış bilirkişiye bir görev daha verildi.
Resmen özel olarak sürekli Sayın Bilirkişi bizimle ilgili kanunlara atanıyordu. Geçtiğimiz Eylül ayında asfalt firmamız İsfalt ile ilgili yürütülen bir soruşturmada da bilirkişi olarak yine Satılmış Bey tercih edildi. Savunma avukatlarımız mahkemeye dilekçe vererek bilirkişinin yeterliliği olmadığını belirtti. Pek tabii yine Satılmış Bey’e görevi verdiler. Tahmin ettiğiniz gibi kısa sürede raporunu hazırlayan, çok pratik. Satılmış Bey çok pratik. Kısa sürede raporunu hazırlayan bilirkişi Satılmış Bey şirketimiz ve çalışanlara aleyhine rapor düzenledi.
Tıpkı İETT’de olduğu gibi İsfalt’ta da arkadaşlarımız emekli Sayıştay denetçilerinden bilimsel uzman görüşü talep etti. Satılmış Bey bu kez hepiniz şaşıracaksınız İstanbul Büyükşehir Belediyesi lehine karar veriyor. Ama inceliği var. Nasıl? Söyleyeyim. Ha anlatmadan şunu söyleyeyim bu iktidar ağzını yaya yaya yargı bağımsızdır. Yargıyı rahat bırakın. Hele yargının kararını bir görelim diyor ya gerçekten edeplerini ve utanma duygularını kaybetmişler. Çok net söylüyorum. Edeplerini de utanma duygularını da kaybetmişler. Hikaye gibi anlatıyorum. Sizler de dinliyorsunuz da bunların her birisi aslında çok büyük skandal. Bizim soruşturmalarımız ne tesadüf ki hep Satılmış Bey’e denk geliyor.
8 BİN 806 BİLİRKİŞİ VAR, 1891’İ MUHASEBECİ
Arkadaşlara sordum. İstanbul’da kaç bilirkişi var diye. Sordum baktılar. 8.806 bilirkişi var. Temel alanı Satılmış Bey gibi muhasebe olan ise 1891 bilirkişi var İstanbul’da. 1891. Ama ne hikmetse o 1891’in sonundaki o 1 eşittir Satılmış Bey bütün dosyalarımızda. Bize hep Satılmış Bey’in düşmesi tesadüf olabilir mi? Dönelim varan 4’e. Dedim ya Satılmış Bey bu kez kurum lehine rapor verdi.
Ne kadar şaşırtıcı. Ama nasıl? Göreve geldiğimizde geçmişte yapılan usulsüz iş ve işlemlerin tespiti için inceleme başlatılmasını talimatını vermiştim. 2019’un sonbaharında. Göreve geldim 2 ay sonra. Teftiş Kurulumuz çok sayıda dosya buldu. Çok sayıda suç duyurusunda bulunduk. Hatırlıyorsunuz ki çıkan bu dosyalarımızın tamamına İçişleri Bakanlığı tarafından el konuldu. Siz soruşturma, siz teftiş yapamazsınız ben yapacağım dedi.
O günden bugüne buzdolabında İçişleri Bakanlığı’nda. Belgeli, ispatlı konular ama ne yazık ki çoğu yargıdan döndü. Onlardan biri de 2018 yılında İspark şirketimizde yapılan bir ihale ile ilgiliydi. Usulsüzlük tespit ettik mahkemeye verdik. Mahkeme 2023 yılında bu soruşturmada ne tesadüf ki yine ünlü bilirkişi Satılmış Bey’i tercih etti. Sonuç ne oldu? Olumlu. Satılmış Bey usulsüzlük var dediğimiz dosya için kusur yok raporu verdi. Niçin? Çünkü 2019’dan önceydi. 2019 öncesi döneme karşı son derece nazik olan Satılmış Bey maşallah 2019’dan sonra cengaver oluyor o şahin kesiliyor.
Hani siyaset yargıya müdahale etmiyordu. Bunu iddia eden Sayın Bakan’ın bu evraklara tek tek bakmasını dilerim. Ama şuna da bakmak lazım. Nedir bu Satılmış Bey sevdası? Hayatımıza Satılmış Bey isimli kişi bu kadar nüfuz ettirilince tabii ki durmadık araştırmaya başladık. Kimdir bu diye araştırmaya başladık. Bir baktık ki bu arkadaşa nedense hep Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin dosyaları düşüyor. Çok tesadüf. Hayri Ünen’i zamanında Şişli, Şükrü Genç döneminde Sarıyer, Ali Kılıç döneminde Maltepe, Küçükçekmece, Cumhuriyet Halk Partisi döneminde liste uzayıp gidiyor.
‘BAYINDIRLIK BAKANLIĞINDAN EMEKLİ, AYNİYAT SAYMANI’
Peki az önce dediğim gibi 8.000’den fazla bilir kişisi olan İstanbul’da neden hep Satılmış Bey tercih ediliyor? Bu Satılmış Bey bilir kişisinin marifeti ne? Satılmış Bey’i kim anlatalım. Kendisi emekli bir vatandaş. Nereden emekli? Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’ndan. Bakanlıktaki görevi ne? Ayniyat saymanı. Sonra bilir kişiliğe başlamış. Kooperatif davalarına bakıyor. Daha sonra Çorlu Tekirdağ Çerkezköy’deki davalarda da bilir kişilik yapıyor. Çerkezköy ismi bir kısım arkadaşların dikkatini çekmiş. İsmini vermeyelim.
Çünkü verince hemen soruşturma başlıyor benim hakkımda. 2014-16 yılları arasında şu anda çok ünlü bir yargı mensubumuz Çerkezköy’de de hakim. Acaba insan hiç karşılaştılar mı? Tanışırlar mı? Yoksa sadece tesadüf mü diye merak etmeden duramıyor.
‘BU MAHARETLİ KİŞİ, BİLİRKİŞİ, SATILMIŞ BEY’
Bir soru daha sorayım. İstanbul’un bu çok ünlü bilir kişisi Satılmış Bey’in Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi’nde sahte bilirkişi raporu yazmak iddiasıyla yargılandığı bir dava oldu mu? Satılmış Bey sevdalısı savcılar herhalde bu sorunun cevabını biliyordur. Değerli kıymetli vatandaşlarımız, dinlediniz, gördünüz. Gerçekten ortada büyük bir garabet var. Ama şimdi ortaya koyacaklarımız gerçekten başka bir boyutta. Çünkü insanların hayatını, haysiyetini, özgürlüğünü perişan edecek boyutta. Dananın kuyruğu çoktan koptu da şimdi bu varan 5’te buradaki kopuş başka bir boyutta. Bu maharetli kişi, bilirkişi, Satılmış Bey, son olarak nerede karşımıza çıktı biliyor musunuz? Geçtiğimiz haftalarda yapılan Beşiktaş ve Esenyurt operasyonlarında.
Eğer bir konu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ve Ekrem İmamoğlu’nu ilgilendiriyorsa, savcıların konuyu bize bağlama arzusu varsa Ekrem İmamoğlu’na, bilin ki maharetli bilirkişi Satılmış Bey de o dosyaya hemen eklemleniyor. Adeta, ‘Alo, Satılmış Bey’ hemen imdada yetişiyor. Şak diyorlar, tak diye rapor çıkıyor. Beşiktaş ve Esenyurt operasyonları ile İBB şirketlerinin bağı şöyle.
Savcılığın son Beşiktaş ve Esenyurt operasyonları 236 tire 201 numaralı dosya üzerinden yürüyor. Bildiğiniz gibi bu dosya bu arada gizli dosya, gizli bir dosya. Ama bu dosya aynı zamanda İETT, İSFALT ve İGDAŞ’ı da ilgilendiriyor. Çünkü bu dosya aslında bu 3 kurumumuzdan savcılıkça alınan 16 ihale dosyası ile ilgili. Düşünün, savcı yeni bir soruşturma numarası bile almadı. Bu savcı bize ait olan bu numaralı dosyaya Beşiktaş ve Esenyurt’u dahil ederek, soruşturmayı gizlilik içerisinde yürüttü. Bizim dosyadan hareket etti. İlinti kuruyor yani. İlinti kuruyor. Öğrendik ki bu dosya içinde bir bilirkişi ekibi kurulmuş. Burası çok önemli. Bu kez iyi bir yanı var. Heyet üç kişilik. Şaşırmayacaksınız, üç kişiden birisi tanıdık. Tabii ki Satılmış Bey. Diğer iki bilir kişinin adını etik olması adına vermiyoruz. En azından Satılmış Bey bu kez tek değil.
O gibi istediği şekilde at koşturamaz diye insan düşünüyor. Peki öyle oluyor mu? Birlikte görelim. Şu an ekranda Satılmış Bey bilirkişisinin adını da gördüğünüz bilirkişi raporunun bir sayfası var. 3 Ocak 2025 tarihli. Bu raporda tutuklu Esenyurt Belediye Başkanımız Profesör Doktor Ahmet Özer ile ilgili bir bölüm var. Orada aynen şöyle diyor: Ahmet Özer’in belediyeyi sevk ve idare etmek görevini ihlal ve ihmal ettiği ve kötüye kullandığı hükmü kapsamında değerlendirildiği.”