(The Turkish Post) – HÜSNÜ YUSUF TURABİÇ
1 Ekim’deki Meclis açılışlarında ağırlıklı olarak Cumhurbaşkanlarının konuşmaları haber ve yorumlara konu olurdu. Bu yıl manşetlere MHP Lideri Devlet Bahçeli çıktı, açılışa damgasını vurdu. Bir güne 3 farklı Bahçeli sığdı. Türkiye ve siyaset Bahçeli’nin üç haline tanık oldu.
Hangisi gerçek?
Bahçeli sabah saatlerinde, grup konuşmasında bıraktığı yerden devam ederken CHP, Halk TV ve dört gazeteciyi ağır kelimelerle eleştirdi ve tehdit etti: ‘Kapımızda baykuş öttürmeyiz, kanat çırpan akbabaların da kanatlarını yolar, koparırız. Buradan sesleniyorum, Halk TV ve CHP ayağınızı denk alın… Dört soytarı muhabirle MHP’yi sorgulayamazsınız, sorgulatmayız’. Bahçeli’nin öfkesi Sinan Ateş davası üzerinden MHP yönetiminin eleştirilmesine…
Bir siyasetçinin gazetecileri tehdit etmesinin hiçbir gerekçesi olamaz. Bahçeli bunu sık sık tekrarlamaktan geri durmuyor. Eleştirilere tahammülü hiç yok. Sinan Ateş konusunda MHP’ye yönelen sorulara cevap vereceği yerde tehdide yönelmek hem kendisini hem de partisini yıpratıyor.
BİRİNCİ BAHÇELİ ÖFKELİ, SERT…
Bahçeli, CHP Lideri Özgür Özel’e de ‘Sana söylüyorum. İddiaların aynen şahsın gibi çürüktür…’ dedi. ‘Çürük’ eleştiri sınırlarını zorlayan ağır bir kelime… Hakaret bile sayılabilir. Bu bir politik eleştiri değil, doğrudan bir siyasetçinin şahsına söylenmiş bir söz. Politikaları eleştirmek ayrı, kişiliğine söz söylemek ayrı. Bahçeli, kişiler hakkında ağır kelimeler kullanmaktan çekinmiyor.
Grupta konuşmasına yansıyan ‘Birinci Bahçeli’ öfkeli, sert… Hakaret de var tehdit de…
İKİNCİ BAHÇELİ GÜLÜYOR
İkinci Bahçeli, Meclis’te ortaya çıktı. Genel Kurul salonunda DEM sırasına gitti, daha önce defalarca ‘terörist ve kapanmalı’ diyen partinin, yöneticilerinin elini sıktı ve ayak üstü kısa sohbet etti. Sohbet sırasında yüzünden gülücükler eksik olmadı. Sabahki halinden eser kalmamıştı. Gülen, gülücükler saçan bir Bahçeli figürü sergiledi. Bahçeli’ye de gülmek yakışıyor.
Bu ilk değil, yıllar önce de benzer görüntüler yaşandı. Fakat unutuldu. Son dönemde DEM’e karşı Bahçeli’nin yaklaşımı o kadar sert ki, DEM’lilerle sohbeti şaşkınlıkla karşılandı. Asık surat yerine gülen, sıkılı yumruk yerine tokalaşan siyasetçi her zaman daha iyidir. Bahçeli’nin öğleden sonraki DEM’lilere gülücükler saçan hali herkesi memnun etti.
1 Ekim’de yeni yasama yılı başlarken Meclis Başkanı akşam saatlerinde resepsiyon verir. Ayak üzere kısa sohbetler gün içindeki diğer haberleri sollar. Manşetler değişir. Resepsiyonun kahramanı da Bahçeli’ydi… Üçüncü Bahçeli, ikincinin devamı gibi… Yine mutedil, ılımlı… Bu kez davranışını sözlerle taçlandırdı. DEM’lilerle gülüşmeler ve tokalaşmanın bir tesadüf eseri olmadığı anlaşıldı.
Bahçeli, resepsiyonda önce CHP Lideri Özel’le karşılaştı; ‘Birbirimizi kırmıyoruz inşaallah… Üzülme, bazen siyaseten söylememiz gerekenler oluyor, siyasetin gereği olarak…’ dedi. MHP Lideri sabah söylediği ‘çürük’ ifadesini tavzih etti. Bahçeli’nin siyasi kişiliği ile insani yönü arasındaki büyük fark ortaya çıktı. Özel de Bahçeli’nin jestine aynı şekilde karşılık verdi; ‘Herkes doğru bildiğini söylüyor, önemli olan saygıda sevgide eksiklik göstermemek… Nezaketten taviz vermemek’.
‘YENİ DÖNEM’DEN KASTI NE?
MHP Lideri’ne DEM’lilerle tokalaşması da soruldu; ‘Yeni bir döneme giriyoruz, dünyada barış isterken kendi ülkemizde barışı sağlamak lazım…’. Bu sözler sadece DEM’le tokalaşmayla mı sınırlı yoksa genel siyasi anlayışını mı ifade ediyor? Yeni dönem, barış gibi ifadeler çok önemli mesajlar içeriyor.
MHP politikalarında başta DEM’e karşı köklü bir değişikli mi yaşanacak acaba? Siyaseten ağır, sert üslup devam ederken ikili ilişkilerde ılımlı, gülücüklü insani yön mü öne çıkacak? Umarım Üçüncü Bahçeli dönemi siyasete egemen olur. Siyasi Bahçeli’den ise insani Bahçeli, ülkenin de siyasetin de yararına.
Yeni dönemde bir güne sığan Üç Bahçeli’den hangisini daha çok göreceğiz? Ben yüzünden gülücüklerin eksik olmadığı, zerafet ve nezaket abidesi Üçüncü yani insan Bahçeli’yi görmek isterim.