(The Turkish Post) – Türkiye’nin sevilen oyuncularından Hamza Yazıcı, uzun bir aradan sonra ‘Çok Güzel Hareketler Bunlar’ programına geri dönmenin heyecanını yaşıyor. Gazeteci Sibel Arna’nın YouTube programı ‘Ne Olursan Ol Rahat Ol’a katılan Yazıcı, cücelik ile ilgili yaşadığı zorlukları, toplumun ön yargılarını ve kendi hayatına dair bilinmeyenleri açık yüreklilikle paylaştı.
ZORBALIĞI KABULLENDİM
“18 yaşına kadar çok öfkeli bir bireydim. Ben neyim, ne olacağım endişeleri ayna karşısındaki çelişkiler ve uğradığım zorbalık beni intikamcı birine dönüştürmüştü.” diyen Yazıcı şöyle konuştu: “18 yaşından sonra, ergenlik bitince, tiyatrodaki sosyal çevre beni kendime getirdi açıkçası. Sahneye çıkmak, tebrik edilmek, alkışlanmak öz güvenimi yerine getirdi. Zekamın ve potansiyelinin farkındaydım, zorbalık yapan tarafa bir şey ispat etme çabasına büründüm. Zorbalık hala devam ediyor. Bir de ünlüyüm ya gelip şapkama vurup kaçıyorlar mesela. Son bir yıldır o öfkenin ve intikamın insana zarar verdiğini düşünüyorum. Benden bir şeyler götürdüğünü fark ettim. Şimdi artık daha anlayışlı yaklaşıyorum etrafımdakilere. Değiştiremeyeceğim zorbalığı kabullendim yani.“
BANA CÜCE DENMESİ SORUN DEĞİL
“İnsanlar cüce diyemiyor. Ama benim, bana cüce denmesiyle ilgili hiçbir sorunum yok. Benim gibi arkadaşlar bu kelimeye alınabilir ama benim açımdan hiçbir sorun yok. Ve fakat ‘Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’ masalından hoşlanmıyorum tabii ki! Bir Pamuk Prensese 7 tanemiz mi yetebiliyoruz? Ancak mı eşit oluyoruz? Yapmayın gözünüzü seveyim. Bence bir pamuk Prensese bir cüce yeter abi.”
CAMDAKİ KIZ’DAN TAM İSTEDİĞİMİ ALAMADIM
“Cüceliğin konuşulmadığı bir filmde ya da dizide rol almak isterim. Normal bir insanı, babayı, bir abiyi, aşık olan bir adamı, hayata karşı sorumluluğu olan birini oynamadım henüz. ‘Camdaki Kız’ da bir bireydi ama yine de tam olarak istediğimi alamadım. Şimdi Çok Güzel Hareketler’e geri dönüyorum. Sahnede olmayı, her hafta farklı karakterlere hayat vermeyi ve yazmayı çok özledim. Zaten Yılmaz Erdoğan‘la ilk tanıştığımızda bana ‘sende yazarlık kabiliyeti var’ demişti. Mutluluktan başım dönmüştü.”
TALİPLERİMİ BEKLİYORUM
“Gerçek hayatta da baba olmayı çok istiyorum. Benim küçüklüğümden beri bir hayalim var aile kurmakla ilgili. Tabii ki kadınları çok seviyorum hangi erkek sevmez ki? Benden daha uzun birine nazaran manitacılık konusunda tabii ki potansiyelim daha düşük. Önce kendimi bir kanıtlamam gerekiyor. Gelen de bir şüpheli geliyor çünkü bilmiyor daha önce hiç karşılaşmamış. O duvarı aşana kadar bir mücadele var. Sonrası akıyor. Bir de Yılmaz Hoca hep: ‘Hamza bunları takma kafana oğlum başarı seksi bir şeydir’ der. Gerçekten öyle. Şu anda sevgilim yok. Boyum 1,28, kilom 45, beyaz tenliyim, taliplerimi bekliyorum.”