(The Turkish Post) – HÜSNÜ YUSUF TURABİÇ
Adaylar açıklandıkça ‘ilginç gelişmelere’ sahne oluyor seçim süreci. Bu kez olay ‘sorunsuz parti’ görünümündeki AK Parti’de yaşandı. Parti yönetimi Şanlıurfa’da yola mevcut belediye başkanı ile devam etme kararı aldı.
Şanlıurfa milli görüş hareketinin kendini gösterdiği şehirlerin başında geliyor. Henüz Refah Partisi serpilmemişken 1980’li yıllarda İbrahim Halil Çelik seçim kazanmıştı. Şehirde muhafazakar sağın mutlak üstünlüğü var. Bünyesinde sayıca yüksek Kürt nüfus barındırmasına rağmen Şanlıurfa’da Kürt siyaseti oylarında giderek bir miktar artış gözlendi fakat beklediği başarıyı elde edemedi. 10 yıl önce güçlü ismi Osman Baydemir’i Diyarbakır’dan Şanlıurfa’ya kaydırdı. O da başaramadı.
AK Parti’nin Genel Başkanı danışmanı ve MKYK üyesi Kasım Gülpınar partisinin Şanlıurfa kararını beğenmedi. Ve AK Parti’den ayrılarak Yeniden Refah Partisi’ne geçti ve oradan adaylığını koydu. Adaylık süreçlerinde ‘küskünlükler, kırgınlıklar’ çok yaşanır. AK Parti gibi lider ve iktidar partileri süreci sağlıklı yönetir, ‘kırılan kol yen içinde kalır’ dışarıya rahatsızlık yansımaz.
Kasım Gülpınar olayında AK Parti kırılan kolu yen içinde tutamadı. Parti yönetiminin müdahalesi olduğu anlaşılıyor. Fakat, kulislerden yansıyan bilgilere göre tarafların üzerinde uzlaşabileceği bir formül bulunamadı. Gülpınar bir bakıma kapıyı çarparak, bir daha geri dönmemek üzere koptu AK Parti’den. Karşımıza yeni bir Şanlıurfa hikayesi çıktı.
FAKIBABA’YI HATIRLATTI…
İlk akla gelen AK Parti’nin ‘Fakıbaka fiyaskosu’ oldu.
Ahmet Eşref Fakıbaba 2004’te AK Parti’den belediye başkanı seçilmiş sonraki seçimde ise aday gösterilmemişti. Bunun üzerine Fakıbaba AK Parti’den istifa etti ve bağımsız aday oldu. AK Parti yönetiminin güçlü olduğu ‘Ceketimizi koysak seçtiririz’ dediği yıllardı yani. Bu gelişmeyi hiç önemsemedi. Sandıkta hiç de umammadığı sonuç çıktı. Bağımsız Fakıbaba seçimi kazandı. Daha sonra da AK Parti’ye geri döndü Fakıbaba, milletvekilliği ve bakanlık yaptı. Son adresi Meral Akşener’in İYİ Parti’si oldu. AK Parti’den, partisinin Şenyaşar olayındaki tutumu nedeniyle ayrıldı.
Yeni bir Fakıbaba hadisesi yaşanır mı Şanlıurfa’da? Tarih yeniden tekerrür eder mi? Herkesin aklındaki soru bu. Başka şehir olsaydı bu kadar heyecan doğurmazdı belki. Fakıbaba’nın mesleği hekimlik, insanlara dokunan bir isim. Seçmenin ona yönelmesinde doktor-hasta ilişkisinin rolü var. Benzer formül CHP’ya Antalya’da seçim kazandırmıştı.
Kasım Gülpınar güçlü bir aileden geliyor. Genç yaşına rağmen 4 dönem milletvekilliği yaptı. Siyasetçi bir babanın çocuğu… Babası Cenap Gülpınar önce ANAP, daha sonra AK Parti’den milletvekili seçildi. Bayrağı oğlu devraldı. Yakın zamanda hayatını kaybeden Cenap Gülpınar vaktiyle Türk siyasetinin kaderini belirleyen bir tercihte bulundu. Olayı kendisinden ve yakınlarından defalarca dinledim.
BABA GÜLPINAR, TERCİHİYLE SİAYSETİ ETKİLEDİ
Yıl 1991, ANAP kongresi… Partinin kurucusu Turgut Özal Çankaya Köşkü’ne çıkarken koltuğunu Yıldırım Akbulut’a bıraktı. Sonra eşi Semra Özal’ın da etkisiyle, Akbulut’tan uzaklaştı, Mesut Yılmaz’dan yana tavır koydu. Parti ikiye bölündü. Liberaller ve muhafazakarlar diye. Bir yanda Yılmaz ve diğer yanda Akbulut… Her isim de delege delege çalışma yaptı. Başabaş bir yarış sözkonusuydu.
Siyasi görüş olarak Akbulut’a yakın duran Gülpınar bakanlık vaadiyle Mesut Yılmaz’ı destekleme kararı aldı. Elinin altındaki delegelerle birlikte. Son dakika kararı Mesut Yılmaz’ın kazanmasına yetti. Başbakanlık Akbulut’tan Yılmaz’a geçti. Gülpınar da sözünü aldığı Devlet Bakanlığı koltuğuna oturdu. Akbulut, Türk siyasetinde ‘başbakan’ iken kongre kaybeden ilk isimdir. Genel başkan iken kaybeden ise Kemal Kılıçdaroğlu. Bu değişimler Türk siyasetinin istisnai gelişmeleridir.
Eğer Cenap Gülpınar, Yılmaz yerine Akbulut’u desteleseydi, Türk siyaseti farklı seyir izlerdi. 1994’te Erdoğan’ın İstanbul’u kazanmasında, 1995’te Refah Partisi’nin sandıktan birinci çıkmasında ANAP’taki kırılma önemli rol oynadı. ANAP’ın muhafazakarları partiden ayrılarak, Refah Partisi’ne geçti. Bu kırılma tabanda da etkisini gösterdi. Muhafazakar taban Yılmaz’ın ANAP’ını benimsemedi ve bu partiden uzaklaştı.
Cenap Gülpınar’ın Türk siyasetini nasıl etkilediğini görüyor musunuz? Oğul Gülpınar’dan benzer bir sonuç beklemiyorum ama Şanlıurfa seçiminin kaderi üzerinde pekala etkili olabilir. Baba oğul toplam 8 dönem milletvekilliğini yaptı bu şehrin. Hatırı sayılır oranda bir oy alacaktır Gülpınar. Kazanmaya nefesi yeter mi? Kolay değil ama AK Parti’ye kaybettirebilir.
Gülpınar’ın adaylık sürecine ilişkin açıklamalarını okudum, bir anlık öfkeyle alınmış basit bir karar değil. Aktif siyaseti bırakmayı düşünürken memleketinden gelen taleplere kayıtsız kalamamış. Kararı mevcut başkana tepkisinden değil. AK Parti’nin halkın isteklerine duyarsız kalmasından. ‘Halk sırtımı dönersem bir daha Şanlıurfa’ya giremem’ onun sözü.
Buna karşılık Şanlıurfa halkı ona ne kadar sahip çıkacak 31 Mart’ta göreceğiz. Seçim akşamı sonuçları merak ve heyecanla beklenecek seçim bölgelerinden biri de Şanlıurfa olacak kuşkusuz. Gülpınar’ın kazanması yani AK Parti’nin kaybetmesi halinde Şanlıurfa yeni bir hikaye yazacak. Kasım Gülpınar babası gibi Türk siyasetine damgasını vuracak.
Genel gidişatı etkilemek gibi büyük sonuçlar doğurmaz elbette ama Kasım Gülpınar’ın başlı başına ‘bir vaka ve hikaye’ olarak tarihe geçeceği kesin.