(The Turkish Post) – Tiyatro sanatçısı Ali Sunal, hükümeti eleştiren skeçlerin yayınlandığı ‘Güldür Güldür’den ayrıldığı iddiasını yalanladı.
Sunal, deprem sonrasında iktidarı eleştiren açıklamaları sonrasında hedef haline gelmişti. Bu konuşmanın ardından RTÜK’ün Show TV’de başka program hakkında ağır ceza vermişti.
Dün sosyal medyada Ali Sunal ve Güldür Güldür ekibinin Show TV’den ayrıldığı yönünde iddialar yer aldı. Ali Sunal, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Efendim iyi pazarlar. Dün @Guldur_Guldur kanalımız @ShowTV’de yayındayken benim ayrıldığım gibi asılsız bir bilgi yayılmış. Bir yere gittiğimiz yok, git diyen de yok. Kanalımızda, bir parçası olmaktan gurur duyduğum programımızla devam ediyoruz. Hepinize sevgiler saygılar” ifadesini kullandı.
Efendim iyi pazarlar. Dün @Guldur_Guldur kanalımız @ShowTV ‘de yayındayken benim ayrıldığım gibi asılsız bir bilgi yayılmış. Bir yere gittiğimiz yok, git diyen de yok. Kanalımızda, bir parçası olmaktan gurur duyduğum programımızla devam ediyoruz. Hepinize sevgiler saygılar 🤗
— Ali Sunal (@SunalAli) March 26, 2023
KONUŞMASI GÜNDEM OLMUŞTU
Ali Sunal, 11 Mart tarihinde depremle ilgili gündem olan konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı:
“Depremin üzerinden haftalar geçti ve herkes artık bir normalleşmenin peşinde. Peki nedir bu normal, nasıl bir normalleşmenin peşindeyiz? Mesela fay hattına binalar yapmak mıdır normal olan? Ya da depremden sonra arama kurtarma ekiplerinin ve yardımların gecikmesi normal midir? Denetlenmemiş binalar, parayla satın alınan mimar diplomaları, beceriksiz müteahhitler, liyakatsiz görevliler normal midir?
‘BÖYLE BİR ZAMANDA ÇADIR SATMAK NORMAL MİDİR?’
Çürük binalara imar affı vermek normal midir mesela? Veya böyle bir zamanda çadır satmak normal midir? Binlerce insanı göz göre göre ölüme göndermek normal midir? Ve böyle bir felaket sonrası bir kişinin bile sorumluluk hissedip ‘Arkadaş ben yanlış yaptım, özür diliyorum’ deyip istifa etmemesi normal midir sizce? Hayır efendim, böyle bir normal yok. Bu normal değil. Artık biz bu normale dönmeyeceğiz.
Bundan sonra normal olan, tüm sorumlulardan birer vatandaş olarak hesap sormak. Normal olan her felaketi kadere bağlayan değil, o felaketin nasıl önleneceğini anlatan bilimi dinlemektir. Bundan sonra normal olan yetki veren kişinin bir işi akrabasına, ailesine, partilisine, arkadaşına yaptırması değil, uzman olana yaptırmasıdır. Atatürk’ün de dediği gibi, ‘vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır.”