(The Turkish Post) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı ve Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, 6 Şubat depremlerinde yakınlarına ulaşamayan bir yurttaşa sosyal medya paylaşımı sebebiyle açtığı davayı kaybetti.
T24’ten Sibel Yükler’in haberine göre bir yurttaş, 6 Şubat depremlerinde Baykar’a ait dronların yeterli çalışmadığına yönelik bir paylaşım yaptı.
Bayraktar, paylaşımı nedeniyle 150 bin liralık tazminat açtı.
Mahkeme, Baykar İHA’larının 6 Şubat’ta uçtuğunu söyleyen ve depremzede yakını için “Kamuoyunu kin ve nefrete yönlendirdi, linç edilmeye neden oldu” diyen Bayraktar’ın iddialarına karşılık, davanın reddine karar verdi.
Bugün (30 Nisan Çarşamba) Bakırköy 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşma için avukatı aracılığıyla dosyaya beyanda bulunan Bayraktar ise depremzede yakının sosyal medyayı ve basını “saldırı amacıyla algı oluşturacak” şekilde kullandığını öne sürdü.
Depremzede yakının açılan dava için yaptığı çağrı ile altına yapılan “Hırsız damat”, “Düzgün biri değilmiş demek ki” şeklindeki paylaşımları da dosyaya ekleyen Bayraktar, hakkında kin ve nefrete yönlendirme yapıldığını öne sürdü. “Bayraktar TB2’nin ve Bayraktar AKINCI deprem bölgesinde uçuş yaptı” diyen Bayraktar, şu ifadelere yer verdi:
“İfadeler kullanılmasına yol açarak kamuoyunu müvekkil aleyhine kin ve nefrete yönlendirmiş, müvekkilin adeta linç edilmesine neden olmuştur. Davalı kendi adına kayıtlı Twitter hesabından müvekkil hakkında gerçek dışı beyanlarda bulunmakla yetinmemiş, müvekkile açıkça hakaret etmiştir. Davalı hakkında açılan bu dava sebebiyle basın organlarına birtakım açıklamalarda bulunmuş, yapmış olduğu açıklamalarda kendisinin gerçek dışı beyanda bulunduğunu kabul ederek kamuoyunu yanılttığı açıkça beyan etmek yerine; açılan davayı ‘depremzedelere açılan bir dava olduğunu’ belirterek müvekkilin ticari bir amaçla hareket ettiği konusunda algı yaratmaya devam etmiştir.”
NE OLMUŞTU?
Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından, 9 Şubat 2023 tarihinde Twitter hesabından Baykar’ın insansız hava araçlarıyla (İHA) ilgili bilgi verdi. B
ayraktar, paylaşımında, “Millî İHA’larımız depremin ilk gününden bu yana Milletimiz için nöbette! 9 Bayraktar AKINCI ve 22 Bayraktar TB2 zorlu hava şartlarına rağmen kriz masasına destek amacıyla görev uçuşlarına devam ediyor. Tüm gayretimiz ve çabamız milletimiz için seferber” ifadelerini kullandı.
Aynı günlerde depremde haber alamadığı yakınlarını arayan Aydın Aydoğan isimli yurttaş ise 17 Şubat 2023 tarihinde, Twitter hesabından Selçuk Bayraktar’ın fotoğrafını paylaşarak Baykar dronların yetersiz çalıştığını öne sürdü.
Aydoğan, “Şirketinin yaptığı dronlar depremden sonra bir kısmı dondu, bir kısmı kanat problemi yaşadı, uçamadı. TSK kendine ait ANKA kuşlarını uçurdu 3 gün, iletişim hizmeti normale döndü. Haberi AA yapınca haberi kaldırtıp bölgeye gitti, sanki kendi dronları gibi sahiplendi” paylaşımı yaptı.
AFAD BAŞKANI’NIN SÖZLERİNİ DELİL OLARAK SUNDU
Şikâyet üzerine açılan davanın ilk duruşmasında Aydoğan, Malatyalı olduğunu, 6 Şubat depremlerinde birçok yakınını kaybettiğini ve hâlâ hastanede tedavisi süren yakınlarının olduğunu söyledi. Söz konusu paylaşımın 6 Şubat’ta akrabalarının öldüğü ve yakınlarına ulaşamadığı 3 günü kapsadığını belirten Aydoğan, dönemin AFAD Başkanı Yunus Sezer’in, “Olumsuz hava şartları nedeniyle belli bir dönem uçuş olmadı. İHA ve SİHA uçamadığı için görüntü alma şansımız olmadı” demeci ile dönemin Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir’in basına verdiği benzer demeçleri de dosyaya delil olarak sundu.
“CESETLER HÂLÂ ENKAZ ALTINDA”
Tarafların beyanlarını değerlendiren Bakırköy 16. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın reddine karar verdi. Depremzede yakını Aydın Aydoğan ise şunları söyledi:
“Ben Kahramanmaraş merkezli depremde 6 Şubat’ta yakınlarımı kaybettim. O gün bizler enkaz altında canlarımıza ulaşmaya çalışıyordu. Deprem günü bizler iletişim yapamadık, nitekim kuzenim, eşi ve çocukları ile halen enkaz altında. Cesetleri dahi çıkarılmadan bize bu dava açıldı, kamuoyu vicdanında kabul edilemez.
Mahkemeye sundukları delil niteliğinde şeyler sadece gazetelerde çıkan haberler, şirketi ve İHA’larıyla ilgili dış basında ve yerel basında çıkan haberlerdi. Benim Selçuk Bey’i basında linç ettiğime dair beyanlardan başka bir şey sunmadılar. Bu dava kamuoyu vicdanında yargılanması çoktan yapılmış davalardandır.
Bir deprem mağduruna açılan bu dava hiçbir vicdana sığmaz. Kaldı ki meselenin özü itibarı ile mahkeme de bu doğrultuda karar verdi. Nitekim dronları uçamamış. Bu devlet kurumlarının yetkilileri tarağından dillendirilen bir gerçekliktir. Güneş balçıkla sıvanmaz. Tüm depremzedeler bu karara sevineceklerdir. Kimse hukuktan üstün değil.”























