(The Turkish Post) – Russell Crowe’un yeni filmi eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes’da 100 üzerinden 93 gibi etkileyici bir izleyici puanı elde etmeyi başardı. Ancak yeni gerilim, aktörün son filmlerindeki eğilimi sürdürüyor.
Dün 60. yaşını kutlayan Crowe’un Gladyatör (Gladiator) ve Akıl Oyunları (A Beautiful Mind) gibi en iyi filmlerinin büyük bölümü, 1990’ların sonu ve 2000’lerin başında gösterime girmişti.
Farklı rollerde oynuyor
Her ne kadar eski popülaritesini yitirmiş olsa da Crowe, halen çok çalışıyor ve birbirinden ilginç ve farklı rollerle hayranlarının karşısına çıkıyor.
Oscar kazandıktan ve filmleri gişede milyarlarca dolar hasılat yaptıktan sonra kanıtlamak zorunda olduğu bir şey kalmayan Avustralyalı aktör, daha küçük bütçeli filmlere yöneldi.
Crowe son yıllarda Dengesiz (Unhinged), Tehlikeli Oyun (Poker Face) ve Şeytanın Düşmanı (The Pope’s Exorcist) gibi birçok düşük bütçeli filmde rol aldı. Bunların pek azı ticari başarı elde etti ama Avustralyalı aktör yıldızlaştığı başrol performanslarıyla yine eleştirmen ve izleyicilerden övgü dolu yorumlar aldı.
Ancak Russell Crowe’un kariyerindeki son filmler, sinema yazarları tarafından kötü karşılanarak yerden yere vurulsa da izleyicilerce sevildi.
Crowe’un Alzheimer hastalığı nedeniyle tedavi gören eski cinayet masası dedektifi Roy Freeman rolünde olduğu son filmi Sleeping Dogs da bu zıtlaşmanın tipik bir örneği.
Film, Rotten Tomatoes’da eleştirmenlerden sadece 38 puan alabildi. Oysa suç filminin izleyici skoru neredeyse kusursuz: 100 üzerinden 93.
4 yılda çektiği 6 filmin kaderi aynı
Aktörün son 4 yılda çektiği filmlerden Sleeping Dogs, Land of Bad, Şeytanın Düşmanı, The Greatest Beer Run Ever, Thor: Aşk ve Gök Gürültüsü (Thor: Love and Thunder) ve Dengesiz Rotten Tomatoes’da mükemmel seyirci puanlarına sahip.
Buna karşılık tüm bu filmler sinema yazarlarından sert eleştiriler aldı.
Bunun nedeni olarak Crowe’un düşük bütçeli suç ve gerilim filmlerinde rol alması gösteriliyor. Crowe’un kusursuz oyunculuğu, filmler için prestij gösterisi olsa da yapımları kurtarmaya yetmiyor; senaryodaki boşluklar ve görsel yetersizlikler eleştirmenlerin gözünde filmi yetersiz kılıyor.
