(The Turkish Post) – Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) işbirliğinde gerçekleştirilen 4. Medya Buluşması İstişare Toplantısı, yapımcıların, senaristlerin ve oyuncuların katılımıyla Şişli’de bir otelde yapıldı.
Toplantıya Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin’in açıklamaları damga vurdu. Şahin toplantıda dizilere ve yayıncısı kanallara verilen cezaları savundu. Ebubekir Şahin, Reyting alacağız diye de bütün değerlerimizi, kanunlarımızı, toplumsal hassasiyetlerimizi bir tarafa mı bırakacağız?” dedi.
ÖYLE DİZİ VAR Kİ HER YERDE CEZA YER’
AA’nın haberine göre Şahin toplantıda, “Bu dizi şu kanalda olsaydı ceza yemezdi?” söylemlerinin yanlış olduğunu savunarak, “Mümkün değil, öyle dizi var ki her yerde ceza yer. Öyle dizi var ki hangi kanalda oynarsa oynasın müeyyide uygulanmaz. Bunun kanalla alakası yok, benim fikri yapımla alakası yok, benim anlayışımla alakası yok” ifadelerini kullandı.
Şahin, en fazla cezai yaptırımın 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8’inci maddesi gereğince uygulandığını aktardı.
‘REYTİNG DENİLEN BİR CANAVAR VAR’
Şahin, kanunda belirtilen maddelerin ihlal edilmesini görmezden gelemeyeceklerini söyleyerek, “Reyting denilen bir canavar var. Reyting olmadan hiçbir şey olmuyor ama reyting alacağız diye de bütün değerlerimizi, kanunlarımızı, toplumsal hassasiyetlerimizi bir tarafa mı bırakacağız? En çok reyting alan konu şiddet. Baştan sona şiddet mi yapalım? En çok reyting alan cinsellik, baştan sona mı yapalım?” diye konuştu.
‘ÖYLE YERLER OLUYOR Kİ KAPATIYORUM’
Eşinin ve kızının da “dizi hastası” olduğunu kaydeden Şahin, “Açık söylüyorum size, birlikte dizi izleyemiyoruz. Eşimle, kızımla dizi izleyemiyorum. Öyle yerler oluyor ki kapatıyorum. Diyeceksiniz ki ‘Ne güzel kumanda var, kapatsın.’ Herkes bu bilinçte oluyor mu sizce?” dedi.
‘ZAMAN DİLİMLERİ DİZİYE GÖRE AYARLANAN BİR TOPLUM’
Toplumun dizilerden ve dizi karakterlerinden etkilendiğini belirten Şahin, “Dizilerden etkilenip çocuğunun ismini dizi karakteri veren bir toplumda yaşıyoruz. Zaman dilimlerimiz diziden önce ve diziden sonra ayarlanan bir toplumda yaşıyoruz. Dizi karakteri öldü diye, kendisi de burada (Oktay Kaynarca), arkasından mevlit okunan bir toplumda yaşıyoruz” diye konuştu.