(The Turkish Post) – Kobani davasından tutuklu bulunan eski HDP Milletvekilli Hüda Kaya adli kontrol kararıyla tahliye edildi.
Eski HDP’li 5 milletvekili hakkında açılan ve “İkinci Kobani Davası” olarak nitelendirilen davanın ilk duruşmasında Hüda Kaya’nın tahliyesine karar verildi.

Hüda Kaya, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 6-8 Ekim 2014’te düzenlenen Kobani eylemlerine ilişkin yürüttüğü soruşturmada, hakkında çıkarılan “yakalama emrine” istinaden Kasım 2023’te İstanbul Havalimanı’nda gözaltına alınmış, ardından tutuklanmıştı.
7 aydır Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu olan eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski İstanbul Milletvekili Hüda Kaya adli kontrol kararıyla tahliye edildi.

3 KIZIYLA İDAMLA YARGILANIP HAPİS YATMIŞTI
Serbestiyet.com’da Zeynep Sena Çomoğlu’nun portre yazısına göre, Kaya, 1998 yılında başörtüsü eylemleri sırasında da çeşitli sebeplerle tutuklanıp cezaevine gönderilmişti. Kaya 1998’de başörtüsü eylemlerinin devam ettiği günlerde “Ulusal Bir Heyecan Gecesi ve Başörtüsü” başlıklı yazısı sebebiyle 20 ay tutuklu kalmıştı.
Kaya gözaltına alındıktan bir gün sonra da 13 yaşındaki oğlu Muhammed Cihad Ebrari gözaltına alınıp yanına getirilmişti. Anne ve oğul 312. Madde’den Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) yargılandılar.

Kaya 20 ayın sonunda tahliye edildikten sonra Malatya’da üniversite ve liselerde uygulanan başörtüsü yasağı sebebiyle yapılan eylemlere katılmaya başlamıştı. Kaya bu eylemlere üç kızıyla birlikte katılıyor, kızları eylemlerde sloganlar atıyor, dualar ediyorlardı.
Eylemler sırasında Hüda Kaya ve kızları hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 16, 17 ve 18 yaşlarındaki kızları terörle mücadele ekipleri tarafından ders sırasında sınıflarından alındı ve cezaevine götürüldü. Anne ve üç kızı cezaevindeyken idamla yargılandıklarını öğrendiler.
Yargı sürecinde idam talebi düşürülmüş ve 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefetten ceza almışlardı. Cezalar Yargıtay tarafından az bulunup, bozuldu. Bu dönemde Kaya 2002 yılına kadar dört kez cezaevine girip çıktı.

Kaya’nın üç kızı da hapis cezasına çarptırılmıştı. Kızlarından Nurulhak Saatçioğlu 24 Nisan 2004’te Bandırma Cezaevi’nden tahliye olmuş, tahliye olduktan bir yıl sonra ise bir trafik kazasında vefat etmişti.
2012 yılında Hüda Kaya, 28 Şubat dönemini anlattığı ‘Başörtüsüne Özgürlük Yolunda- Görülmüştür’ adlı iki ciltlik kitabını yayınladı. Kitapta, başörtüsü mücadelesini başlatan Şule Yüksel Şenler’in, “Hüda Hanımefendi’nin ve körpecik mücahide yavrularının vakarla göklere ulaşan dik başları bir an olsun eğilmemiştir”, Merve Kavakçı ‘nın “Onların gayret ve çilesi tarihin sayfalarında çoktan yerini aldı; onurlu yürüyüşleri hafızalara silinmemek üzere kazındı…” sözleri yer almıştı.
Tüm bunlar yaşanırken Kaya’nın oğlu Muhammed Cihad Ebrari 2011’de bir PKK operasyonunda gözaltına alındı. Gerekçe YSK tarafından Emek ve Demokrasi Bloğu ‘nun bazı adaylarına uygulanan vetoya tepki göstermek için düzenlenen eylemde boynunda puşi bulunmasıydı. Birçok aydın ve akademisyen Muhammed Cihad’ın özgürlüğü için çağrıda bulundu.
CEZAEVİNDE KÜRT KIZLARIYLA AYNI KOĞUŞTA KALDI, HDP’YE KATILDI
2013 yılında Hüda Kaya PKK’ya katılanların özellikle de kadınların hikayelerini dinlemek ve haberleştirmek üzere Kandil’e gitti. Aynı yıl Agos’a verdiği bir röportajda başörtüsü eylemleri sebebiyle tutuklu kaldığı cezaevinde Kürt kızlarıyla aynı koğuşlarda kaldığını, onların yaşam şartlarına dair ipuçlarını gördüğünde ‘Bu zulme ben de maruz kalsaydım dağa çıkardım’ diye düşündüğünü, yıllar içinde Kürt hareketinden şahsiyetler ile tanıştığını ve olayın farklı boyutlarını gördüğünü anlatmıştı.
Bu yeni süreç sonunda Hüda Kaya HDP’ye katıldı. Çevresinden bir başörtülü olarak HDP’de yer almaması gerektiğine dair çok fazla eleştiri de aldı.

Kaya 2015’teki genel seçimlerde HDP İstanbul Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi ve 25. 26. ve 27. dönemde milletvekilliği yaptı. Kaya bu süreçte de ‘terör soruşturması’ kapsamında iki kez gözaltına alındı. 2018 yılında Cumartesi Anneleri’nin 700. hafta eyleminde polisler Hrant Dink’in oğlu Arat Dink’i gözaltına almak istediğinde engel olan milletvekilleri arasındaydı.
Hüda Kaya, 6-8 Ekim 2014’teki Kobani eylemleri sırasında HDP MYK’sında olduğu için yargılanıyordu. Havalimanında yakalandığı için “kaçacaktı” diye haberler çıkmasına şöyle itiraz etmişti: “Nerede olursak olalım her zaman ifade verebileceğimizi söyledik. İki günde bir iletişime geçtik. Ben değil, bizzat savcılık haftalarca benden kaçtı. Benim geliş gidişlerimden de haberleri var tabii ki. Yine bir kadın kitabı çalışması için dışarı (yurtdışına) çıkacaktım. Amaçları ‘kaçarken yakalandı’ diye şov yapıp ‘kaçma şüphesi’ gerekçesiyle tutuklamaktı. Ne zaman arasak, sorsak, ‘size döneceğiz’ denildi. Hakkımda firari kararı varken farklı dosyalardan farklı savcılar ifadeye çağırdı ve daha geçen hafta bile İstanbul Başsavcılığına ifade verdim. Bu nasıl bir kaçaklık?”





















