(The Turkish Post) – KAMİL ASLAN – 14 Mayıs’ta Türkiye önemli bir seçime giriyor. Türk halkı o gün ‘demokrasi ile tek adamlık’ arasında bir tercihte bulunacak. Seçimleri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeniden kazanması halinde de tek adamlık yönetimi artık ülkenin yönetim sistemi olarak onaylanacak. Millet ittifakı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanması halinde de ülkede yeni bir nefes için ilk adım atılacak. Bu kapsamda da muhalefetin bütün bileşenleri Kılıçdaroğlu çevresinde toplanmış durumda. Muharrem İnce ve Sinan Oğan hariç tabii ki.
Seçime sayılı günler kala anket şirketleri peş peşe araştırmalarını kamuoyuyla paylaşıyor. Medyaya yansıyan bilgilere göre; Millet ittifakı adayı Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önünde. ‘yandaş’ anket şirketlerine göreyse Erdoğan ilk turda yüzde 56 ile yeniden Cumhurbaşkanı seçiliyor. Bu tabii ki hayalden ibaret değil bizden uyarması. Çünkü Türkiye’deki güvenilir kaynağımdan alınan bilgilere göre; 14 Mayıs’taki seçim göründüğü kadar da kolay değil. Tabii ki anketler sosyal bir değişim olacağını işaret ediyor. Erdoğan’ın önüne de bu anketler geliyor sürekli. Erdoğan bu anketleri yakın kurmaylarının başında paralıyor adeta kaynağın aktardığına göre. Bundan dolayı Erdoğan Saray’da çok gergin günler geçiriyor. Meydanlarda gövde gösterisi yapsa da bunun toplama kalabalıklardan ibaret olduğunu en iyi o biliyor. Çünkü Erdoğan sokağın ve halkın nabzını en iyi bilen siyasetçilerden. Adeta ‘siyaset bükücü’. Bugüne kadar birçok badire atlattı. Hepsini bir şekilde başarıyla alt etti. Ama 14 Mayıs’ta onun da ümidi yok. Ama kaybedeceklerini düşünerek son bir hamle daha yapıyor. İşte bu noktada kaynağım devreye giriyor. Şu anda 1 milyon 800 bin kaçak seçmen hazırda bekletiliyor. Bunların arasında engelli, vefat etmiş ve yabancı uyruklu insanlar yer alıyor. İçişleri Bakanlığı aylardan beri bu sistem üzerinde çalışmalar yürütüyor. Özellikle Nüfus Genel Müdürlüğü ekipleri ve Bilişim merkezi aylardır izin dahi kullanmıyor. Daha doğrusu kullanmalarına fırsat verilmiyor. Çünkü herkesin geleceğin bu seçime ve sonucuna bağlı. Tuğla devrilirse hepsinin de dünyası yıkılacak. Kimse kurulu bir düzenini değiştirmek istemiyor. Seçimde bu kişilerin yerlerine Ak Parti seçmenleri tarafından oy kullanmaları için çalışmalar yapılıyor. Parmak boyası olmadığı için, bir merkezde oy kullanan bir kişi, başka bir noktada sahte bir kimlikle yeniden oy kullanabilecek. Bunun önünde de hiçbir engel bulunmuyor. Yakalanmaları halinde onlarla ilgili kolluk kuvvetlerinin işlem yapmayacağından kimsenin şüphesi olmasın. Garantinin kimden geldiğini söylemeye gerek yok sanırım.
Kaynağın aktardığına göre; muhalefet parti temsilcilerinin sandıklar kapanana kadar uyanık olmaları halinde bunların önüne geçilmesi mümkün. Çünkü bu işlemler Ak Parti belediyelerinin güçlü olduğu noktalarda zaten kolaylıkla yapılacak. Geçmişte yapıldığına dair de onlarca olaya şahit olduk. Önemli olan iktidarın az oy aldığı noktalarda oyunu artırması. Bunun için de bazı seçmen listeleri özel olarak hazırlandı. Dikkat çekmeyen isimler belirlenen sandıklarda oy kullanacak. Ancak muhalefet temsilcilerinin uyanık olmaları halinde bu tarz hilelerin de önüne geçilebilir. Ayrıca muhalefet temsilcileri sandıklar kapandıktan sonra ıslak imzaları alana kadar da, alandan ayrılmazsa tek adamlık yönetimi 14 Mayıs’ta son bulabilir. Her şey 24 saatlik titiz bir çalışmaya bağlı.