(The Turkish Post) – Hakuto-R görevi 25 Nisan 2023’te, ispace’in Ay yüzeyine doğru alçalan uzay aracıyla teması kaybetmesinden kısa bir süre sonra aniden sona erdi. Yapılan bir araştırma, yerleşik yazılımın iniş aracının irtifasını olduğundan düşük tahmin ettiğini gösterdi. Bunun üzerine iniş sırasında yakıtı biten araç serbest düşüşle yüzeye çakıldı. (Ay’a iniş için yakıt şart çünkü bir uzay aracının yere ulaşmadan önce yavaşlamak için iticilerini ateşlemesi gerekiyor.)
NASA’nın Lunar Reconnaissance Orbiter (Ay Keşif Yörünge Aracı) Atlas Krateri yakınlarındaki önerilen iniş alanında dört belirgin enkaz parçasını ve yüzeydeki birkaç küçük değişikliği gösteren 10 görüntü yakaladı. Bunların küçük bir krater ya da iniş aracının dağılmış parçaları olabileceği düşünülüyor. NASA farklı ışık koşulları ve açılardan daha iyi bir görünüm elde etmek için önümüzdeki aylarda daha fazla fotoğraf çekmeyi planlıyor.
İniş alanının öncesi ve sonrasını görmek için aşağıdaki tweet’e bakabilirsiniz.
NASA yörünge aracını geçmişte Ay’da meydana gelen diğer kazaların fotoğraflarını çekmek için de kullanmıştı. Elbette buradaki amaç başkalarının başarısızlıklarının tadını çıkarmak değil; Ay’daki toz hakkında bilgi edinmek üzere çarpışmaları incelemek.
Bir uzay aracı Ay’a indiğinde meydana gelen toz ve toprak püskürmesi çevredeki her şeye zarar veriyor. Ay’a inişlerle dolu bir gelecek öngören bilim insanları da bu inişlerin neden olduğu erozyon ve etkilerini daha iyi anlamak; bunları nasıl hafifleteceklerini öğrenmek istiyor.
Ispace Ay’a iniş denemesinde Tokyo merkezli görev kontrolü ile birlikte tüm dünyayı soğuk soğuk terleten uzay olayını canlı yayın aracılığıyla izlemeye davet etti. Şirket yetkilileri, (her ne kadar başarıyla tamamlanmasa da) görevin başarısından gurur duyduklarını ifade etti ve iniş aşamasındaki uçuş verilerini sonraki iki Ay görevine hazırlanırken kullanacaklarını söyledi.
Kazanın üzerinden bir ay geçtikten sonra ispace, görevle ilgili nihai sonuçları gazetecilerle paylaştı.
Kazanın nedenine ilişkin derin bir araştırma, yerleşik yazılımın uzay aracının irtifasını hafife aldığını ortaya koydu. İniş aracı, yüzeye yaklaşık 4,8 km kala yere ulaştığını düşünüyordu. Sonunda yakıtı tükenen uzay aracı Ay yüzeyine giden yolun geri kalanında serbest düşüşe geçti. Şirket yetkilileri şimdi yazılımı yeniden tasarladıklarını belirtti. CEO Takeshi Hakamada yaptığı açıklamada ispace’in “nasıl geliştirileceğine dair çok net bir resme” sahip olduğunu söyledi.
Mürettebatsız ilk Ay inişinin üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen görevlerin yarısından azının başarılı olması göz korkutmaya devam ediyor. Dünya’dakinin aksine çok ince olan Ay atmosferi, yere yaklaşmakta olan bir uzay aracını yavaşlatacak neredeyse hiçbir sürtünme sağlamıyor. Üstelik Ay’da bir aracı iniş noktasına yönlendirmeye yardımcı olacak bir GPS sistemi de bulunmuyor.
Hakuto-R, NASA’nın Ticari Ay Yükü Hizmetleri Programı’nın bir sonucu olan ve yakında bu başarıyı tatması beklenen diğer birçok ticari görevin ilkiydi. Program 2018 yılında Ay’a kargo gönderilmesine yardımcı olmak üzere özel sektörün işe alınması amacıyla oluşturuldu.
NASA ayrıca insanları Ay’a ulaştırmak için ticari şirketleri kullanmayı planlıyor. Geçtiğimiz hafta uzay ajansı, Artemis V astronotları için Blue Origin ile 3,4 milyar dolarlık bir anlaşma olan ikinci Ay iniş aracı sözleşmesini duyurdu. Bu inişin 2029 yılında yapılması planlanıyor. SpaceX ise Artemis III ve IV görevleri için sırasıyla 2025 ve 2028 gibi erken bir tarihte bir Starship iniş aracı geliştirmek üzere 4 milyar dolarlık bir sözleşmeyi elinde tutuyor.
NASA Ay’a iniş konusunda deneyimli bir ajans olsa da uzay araştırmalarında nispeten yeni olan ispace ilk denemesini canlı yayınlayarak risk aldı. Görev başarısız olsa bile şirket Ay ekonomisinin büyüdüğünü göstermek istedi.
Hakamada Nisan ayında Mashable’a verdiği bir röportajda, “Dünyaya karşı şeffaf olmaya çalıştık. Bunun işimize ve teknolojimize daha fazla güven duyulmasını sağlayacağına inanıyoruz” ifadelerine yer verdi. “Birçok insan bunun gerçek olduğu izlenimini edinecek ve bu da Ay ekosistemin daha da gelişmesinin önünü açacak.”