(The Turkish Post) – İstanbul’un simge yapılarından restorasyonu tamamlanan Kız Kulesi, dün akşam 21.00’den itibaren yapılan ışık ve lazer şovuyla açıldı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul’un simge yapılarından Kız Kulesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, restorasyonun Prof. Dr. Feridun Çılı, Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ve Ağa Han Mimarlık Ödülü sahibi mimar Han Tümertekin’den oluşan bilim kurulunun rehberliğinde gerçekleştirildiğini, yapının sağlam şekilde gelecek kuşaklara aktarılması için depreme karşı güçlendirildiğini ve çevresindeki platformun da tamamen yenilendiğini söyledi.
Kulenin 2. Mahmud dönemindeki orijinal haline sadık kalınarak restore edildiğinin altını çizen Ersoy, “Galata Kulesi ile Kız Kulesi’nin bir aşk hikayesi var. Bu aşk hikayesinin senaryolandığı bir ışık ve lazer gösterisi yapılacak. Gösteri her akşam tekrarlanacak. İkonik yapıları restore ederken özellikle turizm bölgelerindeki ikonik yapıların işlevselliklerini değiştiriyoruz. Vatandaşın kullanımına açık hale getiriyoruz. Turizmden pay almasını istiyoruz. Anadolu yakasının turizmden hak ettiği payı alması bakımından bu ışık gösterilerini her akşam düzenli bir şekilde yapacağız” şeklinde konuştu.
Mehmet Nuri Ersoy, restorasyonun ardından İstanbulluların Kız Kulesi’nden İstanbul’u seyredebileceğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir anıt müze şeklinde olacak. Vatandaşlarımızın rahat seyredebilmesi için mayıs ayı sonuna kadar ücretsiz yaptık. Buraya ulaşım da ücretsiz olacak. 1 Haziran’dan itibaren de müzekart geçerli olacak.”
Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, restorasyon sürecinde yapıyı daha iyi tanıma fırsatı bulduklarını belirterek, “Üstü kapalı olan avlu açıldı. Seğirdimlerde dolaşma, tarihi yarımadayı izleme imkanı doğdu. Katlara daha iyi bir şekilde çıkılabiliyor. Üst seviyeden şehre rahatlıkla bakılabilecek. Restorasyonun amacı, var olan tarihi bilgileri pekiştirmek ve bilinmeyenleri açığa çıkarmaktı. Bu süreçte de böyle bir tarihi deneyim kazandık. Özellikle doğu tarafında kapalı olan Fatih dönemi kapısı ortaya çıkarıldı. Bu da bizim için bir kazanç oldu” değerlendirmesinde bulundu.
Prof. Dr. Feridun Çılı da restorasyon çalışmalarıyla yapıya sonradan eklenmiş unsurların kaldırıldığına dikkati çekerek, “Kale kısmındaki çelik yapı, seyir kotu üzerindeki ağır betonarme yapı tamamen kaldırıldı. Yerine betonarmeye göre çok daha hafif bir yapı oluşturuldu. Yapı hafifletildi. Yapılan hiçbir şey saklı gizli değil. Her şey açıkta. Her şeyi göreceksiniz” ifadelerini kullandı.
Mimar Han Han Tümertekin ise yapının içinde bir yaya dolaşım alanı kurguladıklarına işaret ederek, yapının her kullanımında cephesinde farklı pencereler açıldığını ve merdivenleri de bu pencerelerin kullanımını engellemeden tasarladıklarını sözlerine ekledi.